Uygulamalarımız appstore googleplay

#Düşüş

gazeteci63.com - Düşüş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Düşüş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Doğurganlık Oranı Hızla Düşüyor Haber

Doğurganlık Oranı Hızla Düşüyor

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, "Nüfus politikalarımızın ülke genelinde daha etkin uygulanmasını sağlamak, demografik yapıdaki gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek üzere Nüfus Politikaları Kurulu'nu önümüzdeki günlerde oluşturuyoruz." dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, bir otelde düzenlenen, Ailenin Güçlendirilmesi ve Dinamik Nüfus Yapısı Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, güçlü, dinamik ve üretken bir nüfus yapısı hedefiyle aileyi güçlendirme stratejileri geliştirdiklerini belirtti. Doğurganlık hızının düştüğünü, yaşlı nüfus oranının yükseldiğini kaydeden Bakan Göktaş, dünya genelinde ortalama 2,32 olan doğurganlık hızının, Türkiye'de 1,51'e gerilediğini, 65 yaş üstü yaşlı nüfus oranının ise yüzde 10'u geçtiğini söyledi. Türkiye'de, 1960'lı yıllardan itibaren benimsenen nüfusu kontrol altına almaya yönelik politikaların demografik yapıda değişimler meydana getirdiğini aktaran Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu durumun önüne geçmek adına 2007'den bugüne hazırlanan kalkınma planlarımızda nüfus destekli politikalar, vazgeçilmez bir unsur haline geldi. Nüfusu destekleyen politikalarla verimli sonuçlara ulaşmak, hiç şüphesiz uzun ve kararlılık gerektiren bir süreç. Bu süreçte güncel şartlara hakim olmak da büyük önem arz ediyor. Bugün nüfus dinamizmindeki düşüş, toplumsal değişimlerle paralel bir seyir çiziyor. Bireysellik, cinsiyetsizleştirme, aile kurumunu zayıflatıyor ve insanı yalnızlaştırıyor. Evlilik, çocuk sahibi olmak artık günümüz insanının öncelikler sıralamasında çok geri planda kaldı. Doğurganlık hızındaki düşüşün, sadece ekonomik sebeplerle açıklanmayacağını hepimiz biliyoruz. Zira refah düzeyi yüksek toplumlarda doğurganlık hızı düşme eğilimini sürdürüyor. Bu anlamda nüfus politikalarının gerçekçi ve çok yönlü bir bakış açısıyla belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz." Bakan Göktaş, eğitim ve nüfusu güçlendirmek için bütüncül stratejilerle ilerlemenin önemli olduğuna inandıklarını dile getirdi. "İlk evlilik yaşı erkeklerde 28,3, kadınlarda ise yüzde 25,7 düzeyinde" Küresel ölçekteki eğilime paralel olarak Türkiye'de de evliliklerin ve doğum oranlarının giderek azaldığını vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti: "İlk evlilik yaşı erkeklerde 28,3, kadınlarda ise yüzde 25,7 düzeyinde. İlk doğumda ortalama anne yaşı 27'ye ulaşmış durumda. Evlenme ve ilk anne olma yaşının yükselmesi, doğal olarak doğurganlık hızının düşmesine ve doğumların azalmasına da sebep oluyor. 2014 yılında 1 milyon 351 bin olan doğum sayısı, 2023 yılında 958 bin 408'e düşmüş. Yani 10 yılda doğum oranları yıl bazında yaklaşık 400 bin seviyesinde azalma göstermiştir. 2008 ve 2023 yılları arasındaki binde 1,4 olan boşanma oranları, 2,01'e yükselmiştir. Birçok değişkenden etkilenen bu oranların iyileşmesi için büyük bir gayretle, kararlılıkla çalışıyoruz. Zira demografik yapımızın, az önce de vurguladığım gibi kısa, orta ve uzun vadede istihdam, sosyal güvenlik, bakım, ekonomi, savunma gibi birçok alanda, sürdürülebilir kalkınma açısından sorunlara yol açabileceğini görüyoruz. Biz de bugün ulaştığımız refah düzeyini korumak adına somut adımlar atıyoruz." "12 ilde saha araştırmalarını başlattık" Bakan Göktaş, bu yıl Birleşmiş Milletler Uluslararası Aile Yılı'nın 30. yıl dönümünde, Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı'nı ilan ettiklerini anımsattı. Beş temel amaç çerçevesinde hazırladıkları eylem planında, refah, sosyal politika ve dijitalleşme ve çevre temalarının yanı sıra küresel riskler ve demografiye özel bir bölüm ayırdıklarını anlatan Göktaş, "Altı ay önce aile ve nüfus politikaları ile ilgili çalışmalarımıza ivme kazandırmak amacıyla Aile ve Nüfus Politikaları Daire Başkanlığını kurduk. Daire başkanlığımızın çalışmalarıyla öncelikle ulusal ve uluslararası nüfus politikalarını detaylı inceliyoruz." diye konuştu. Doğurganlık ve anne babalık fikrine ilişkin saha araştırmalarına başladıklarını belirten Bakan Göktaş, şu değerlendirmelerde bulundu: "12 ilde doğurganlık ve anne babalık fikrine ilişkin saha araştırmalarını başlattık. Böylece, kuşaklar arası farklılıkların kök nedenlerini daha iyi anlamayı ve toplumumuzun ihtiyaçlarına uygun sosyal politikalar üretmeyi hedefliyoruz. Diğer yandan, kasım ayında aile ve nüfus konularını ele almak üzere 27 kurumdan oluşan Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Koordinasyon Kurulu'nu bir araya getirdik. Nüfus politikalarımızın ülke genelinde daha etkin uygulanmasını sağlamak, demografik yapıdaki gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek üzere Nüfus Politikaları Kurulu'nu önümüzdeki günlerde oluşturuyoruz. Kurulumuzun çalışmaları ile ulusal nüfus eylem planını hazırlayacak, kısa, orta ve uzun vadeli nüfus eylemlerinin uygulanmasını sağlayacağız. Bu anlamda aileyi ve çocuğu koruyan, kadını güçlendiren politikalarımızla dinamik bir nüfus yapısı oluşturmaya kararlıyız." "Kadınlar, hayatın her alanında aktif rol alıyor" Bakan Göktaş, kadınları kısıtlayan, eğitim ve çalışma hayatında emeklerini değersizleştiren her türlü ayrımcılıkla da güçlü bir mücadele yürüttüklerini söyledi. Geçmişte başörtüsü nedeniyle birçok kadının, eğitim, istihdam ve temsiliyetten uzaklaştırıldığına dikkati çeken Göktaş, "Kadınlar bugün hayatın her alanında aktif rol alıyor. Türk kadınları artık eşit hak, fırsat ve imkanlardan adil bir şekilde yararlanıyor. Kadınlar hayatın her alanında güçlenirken temsiliyetlerini de her geçen gün güçlendiriyor." ifadelerini kullandı. Kadınların güçlenmesini hem toplumun hem ailelerin güçlenmesi olarak gördüklerinin altını çizen Göktaş, "Güçlü sağlıklı ailelerin tüm kadınlarıyla, aile üyeleriyle toplumsal refahın anahtarı olduğuna inanıyoruz." diye konuştu.

Yurt Genelinde Sıcaklıklar Düşecek Haber

Yurt Genelinde Sıcaklıklar Düşecek

Yurt genelinde mevsim normallerinde seyreden sıcaklıklar hafta sonu itibarıyla 10 ila 15 derece düşecek. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü Hava Tahmin Uzmanı Fevzi Burak Tekin, AA muhabirine, haftanın hava tahminine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yurt genelinde hava sıcaklıklarının mevsim normalleri civarında seyrettiğini belirten Tekin, sıcaklıkların cumartesi itibarıyla kuzey kesimlerinde, pazar günü de ülke genelinde 10 ila 15 derece düşeceğini bildirdi. Gelecek günlerde Türkiye'nin iki farklı yağış sisteminin etkisinde kalacağını aktaran Tekin, "Yarın ülkemizin kuzey, iç ve güney kesimlerinde yağış etkili olacak. Cuma günü ülkemizin iç ve güney kesimlerinde etkili olduktan sonra ilk yağış sistemi yurdu terk edecek." diye konuştu. Tekin, cumartesi günü ikinci yağış sisteminin etkili olacağını, iç, batı ve doğu kesimlerinde yağışların görüleceğini söyledi. Yeni gelen yağışlı sistemle kuvvetli sağanak, kuvvetli rüzgar ve denizlerde fırtınanın etkili olacağını aktaran Tekin, şunları kaydetti: "Yarın Marmara'da kuvvetli sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak uyarımız var. Bu uyarı yarın gece saatlerine kadar devam edecek. Kuzey Ege ve Ege kıyılarında da yağışlar kuvvetli olacak. İzmir, Aydın, Muğla, Manisa ve Kütahya çevrelerinde yağışların yer yer kuvvetli olması bekleniyor. Vatandaşlarımızın kuvvetli yağışın sebep olabileceği ani sel, su baskını, yıldırım, fırtınaya karşı tedbirli olmasını istiyoruz. Yarın Antalya'nın doğu kesimlerinde, Alanya, Manavgat çevrelerinde, Isparta ve Burdur'un doğusuyla güneyinde yağışlar kuvvetli olacak. Yarın ülkemizin kuzey, iç ve batı kesimlerinde, güney ve güneybatıda, öğle saatlerinden itibaren ise Marmara ve Batı Karadeniz'de rüzgar fırtına şeklinde esecek." 3 büyükşehirde hava durumu Ankara'da önümüzdeki 3 gün boyunca sağanak görüleceğini belirten Tekin, sağanağın cumartesi günü yer yer kuvvetli olacağını aktardı. Başkentte cumartesi günü akşam saatlerinden sonra sıcaklığın düşmesiyle karla karışık sağanak görüleceğine dikkati çeken Tekin, "Gece saatleri itibarıyla yağışların sona ermesini bekliyoruz. Pazar günü gece sıcaklığı 0 dereceye kadar düşecek. Cumartesi günü başkentin yüksek kesimlerinde kar yağışını görebiliriz." dedi. Tekin, Ankara'da 15-17 derece aralığında seyreden sıcaklıkların cumartesi itibarıyla oldukça düşeceğini söyledi. İstanbul'da da önümüzdeki 3 gün boyunca sağanağın etkili olacağını, kısa sürede yağış miktarının artabileceğini bildiren Tekin, sel ve su taşkınlarına karşı vatandaşları uyardı. Yağışla birlikte İstanbul'da fırtınanın da etkili olacağını anlatan Tekin, "Cuma günü İstanbul'da yağış duracak ama kuvvetli rüzgar devam edecek. Hava sıcaklıkları yarın ve cuma 18-19 derece civarında olacak. Yeni gelen sistemle İstanbul'da sıcaklıklar pazar günü 10 dereceye kadar düşecek. Böylece İstanbul'da sıcaklıklar 8-9 derece düşmüş olacak." ifadelerini kullandı. İzmir'de ise önümüzdeki 3 gün boyunca gök gürültülü sağanak görüleceğini belirten Tekin, yarın yağışların ve lodosun kuvvetli olacağını aktardı. Cuma günü yağışın şiddetinin azalacağını ancak rüzgarın devam edeceğini dile getiren Tekin, 18-19 derece olan sıcaklıkların pazar günü 11-12 dereceye düşeceğini söyledi.

Küresel Sıcaklıkta Düşüş Tahmini Haber

Küresel Sıcaklıkta Düşüş Tahmini

Prof. Dr. Levent Kurnaz, El Nino etkisinin sona ermesi ve La Nina etkisinin yavaş yavaş başlamasıyla birlikte 2024'ün son 6 ayında, ilk 6 ayına kıyasla rekor sıcaklık görülme ihtimalinin düşük olduğunu kaydetti. Avrupa Birliğine (AB) bağlı Copernicus İklim Değişikliği Servisi verilerine göre, geçen haziran ayında küresel ortalama sıcaklıklar 1991-2020 ortalamasının 0,67 derece, bir önceki en sıcak haziran olan 2023 haziran ayının ise 0,14 derece üzerine çıkarak 16,66 derece olarak ölçüldü. Böylece geçen ay, insanlık tarihinin en sıcak haziran ayı olarak kayıtlara geçti. Haziranla birlikte, üst üste 13 ay sıcaklık rekoru kırılırken son 12 ayın (Temmuz 2023-Haziran 2024) küresel ortalama sıcaklığı, 1991-2020 ortalamasının 0,76 derece, 1850-1900 sanayi öncesi ortalamasının ise 1,64 derece üzerinde ölçülerek kayıtlardaki en yüksek seviyeye ulaştı. Yılın başından bu yana sıcaklık rekoru kırılan günler ve gelecek aylara dair sıcaklık tahminlerine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Kurnaz, 2024 yılının başından itibaren 182 günden 127'sinin en sıcak gün olarak kayıtlara geçtiğini söyledi. Yılın ilk yarısının şimdiye kadar dünyada yaşanan en sıcak 6 ay olduğunu belirten Kurnaz, "1970-2000 yılları ortalamasına göre 2024 yılının ilk 6 ayı 0,9 derece daha sıcaktı ve yaşadığımız son 13 ayın her biri en sıcak ay rekoru kırdı. İlk 6 ayları kıyasladığımızda bundan önceki rekor 2016 yılındaydı ve 2024, 2016 yılını da 0,19 derece aştı." dedi. İklim değişikliği nedeniyle dünya ortalama sıcaklığının lineer şekilde değil, atmosferde meydana gelen pek çok olgudan dolayı beklenenden daha fazla ya da daha az arttığını kaydeden Kurnaz, hem bu durumu hem de Pasifik Okyanusu'nun El Nino etkisiyle normalden daha fazla ısınmasını, son 13 ayda kırılan sıcaklık rekorlarının iki nedeni olarak sıraladı. "2024 yazı en sıcak ikinci veya üçüncü yaz olarak kayıtlara geçebilir" Etkisi temmuz başı itibarıyla sona eren El Nino'nun son 13 aydaki sıcaklık rekorlarıyla doğrudan bağlantılı olduğunu anlatan Kurnaz, şu değerlendirmelerde bulundu: "İklim değişikliği hiç olmazsa El Nino dönemleri sıcak dönemler, La Nina dönemleri serin dönemler olarak algılanır. Ancak bu lafı söyleyemiyoruz çünkü sıcaklık artıyor sadece bazı dönemlerde çok daha fazla, bazı dönemlerde daha az. Temmuz başı itibarıyla El Nino etkisi bitti ve yavaş yavaş La Nina'ya geçiyoruz dolayısıyla bundan sonraki aylar, geçtiğimiz 13 ayın kırdığı rekorları devam ettirmeyecek. Bundan sonra yine sıcak zamanlar görecek olsak da 'rekor sıcaklık' lafını çok fazla kullanamayacağız." Bu yılın çok büyük ihtimalle en sıcak yaz olmayacağını ancak serin bir yaz şeklinde de anılmayacağını vurgulayan Kurnaz, 2024 yazının en sıcak ikinci veya üçüncü yaz olarak kayıtlara geçebileceği tahmininde bulundu. Yılın geri kalan kısmında nadiren de olsa sıcaklık rekorlarıyla karşılaşılabileceğini sözlerine ekleyen Kurnaz, "Dünya ortalama sıcaklığının rekor kırma olasılığı artık çok azalıyor. Çünkü geçtiğimiz sene 3 Temmuz'da sıcaklık rekorları çıldırmaya başlamıştı. Bu sene 3 Temmuz'da öyle bir çıldırma yok. Dolayısıyla geçen senenin sıcaklıkları 3 Temmuz'dan itibaren bu senenin sıcaklıklarının üstünde gitmeye başladı. Bundan sonra bu sene boyunca böyle olacak. Hani belki arada sırada bir iki gün çok yüksek bir sıcaklık olabilir ama onun dışında genel yaklaşım olarak bir rekor beklemiyoruz." diye konuştu. "Türkiye'de ani ve şiddetli yağışlar artacak" 2024 yılının tamamına dair tahminde bulunulması için ise şu an çok erken olduğunu ifade eden Kurnaz, şunları söyledi: "Bu soruyu şu anda bilim insanları tartışıyor. Yani bugün için ortaya çıkıp 'evet olur' ya da 'hayır olmaz' şeklinde cevap vermek mümkün değil. Senenin bundan sonrası nasıl gidecek ona bağlı. Çünkü geçtiğimiz senenin temmuzdan sonrası çok sıcaktı. Bu senenin de temmuza kadarki bölümü çok sıcaktı. Neredeyse tam 6 aylık sıcaklıklar karşılıklı savaşıyor. Bundan sonra eğer havalar gerçekten ciddi serinlerse o zaman 2024 ikinciliğe düşer ancak çok fazla serinlemeyecek olursa birinci olur. Hani yüzde 50 ihtimalle ikinci, yüzde 50 ihtimalle birinci diyebilirim." Kurnaz, Türkiye'nin de içinde bulunduğu Akdeniz Havzası'nda yer alan ülkelerin iklim değişikliğinden kötü etkileneceği, sıcaklıkların çöldekine yakın bir seviyeye geleceği, yağışların büyük miktarda azalarak kurak günlerin artacağı ve bu durumun da ani ve şiddetli yağışları artıracağı uyarısında bulundu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.