#Ölüm

gazeteci63.com - Ölüm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ölüm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kanala Girmek Tehlikeli Ve Yasaktır Haber

Kanala Girmek Tehlikeli Ve Yasaktır

Gap’ın başkenti olarak adlandırılan Şanlıurfa’nın kurak ve çatlayan topraklarının suyla buluşmasından bu yana her yıl çok sayıda vatandaş kanallarda boğularak yaşamını yitirmeye devam ediyor. Havaların sıcak olması, yaşanan trafik kazaları veya intihar girişimleri sebep her ne olursa olsun sulama kanalları can almaya devam ediyor. Şanlıurfa’da sulama kanallarında her yıl yaşanan çok sayıda boğulma vakasında tek suçlu vatandaşlar mı acaba. Sulama kanallarının açık sulama kanalı olması, köylüler tarafından kullanılan kanal kenarlarındaki yolların ve keskin virajların stabilize kaygan mucur olması bir etken değil mi acaba. Ana sulama kanaları çevresinde yaşanan bir trafik kazası sonrası aracı sulama kanalına düşmekten hangi tedbir koruyacak. Devasa sulama kanalları çevresine basit bir tel örgü çekilmesi yaşanan tehlikeleri ne derece bertaraf edecek. Ana sulama kanallarının birçok kesiminde bulunan tel örgülerin hali ise ortada. Birçok bölgede yerden en azından yarım metre beton blok yapılmaz iken, kayan bir aracın suya düşmesine hangi tedbir engel olabilecek. Kanal kenarlarındaki tel örgüler ise kopmuş veya sulama kanalının içine düşmüş durumda. Vatandaşların elbette kanal kenarlarında dikkat etmesi gerekir. Kaygan yol sorunu, kanala düşecek bir aracı tutacak beton blok veya sağlam tel örgüler yapılamaz mı. Veya bu tel örgülerin bakım ve onarımı rutin olarak yapılıyor mu.

Anormal Sıcaklık Ölümleri Arttırabilir Haber

Anormal Sıcaklık Ölümleri Arttırabilir

Bilim dergisi Neurology'de yayımlanan "204 Ülke ve Bölgede İdeal Olmayan Sıcaklığa Atfedilebilir İnme Yükü" çalışmasına göre, 2019'da 12,2 milyon inme vakası kayıtlara geçerken bunun 6,5 milyonu ölümle sonuçlandı. Çalışmada bu ölümlerden 521 bin 34'ünün küresel düzeyde sıcaklıklara bağlı inme sonucu meydana geldiği, anormal sıcaklıkların, ölüm dışında 9,42 milyon sağlıklı geçirilebilecek yıl kaybına neden olduğu belirlendi. Anormal sıcaklıklar nedeniyle inme sonucu ölüm oranları, erkeklerde 100 binde 7,7, kadınlarda 5,89 olarak saptanırken 100 binde 18,12 kişinin hayatını kaybettiği Orta Asya en fazla ölüm vakası kaydedilen bölge, 100 binde 32,97 kişinin yaşamını yitirdiği Kuzey Makedonya ise en çok can kaybı yaşanan ülke oldu. Felç yükünün özellikle 10 yaşın üzerinde hızla arttığı ve düşük sosyo-demografik indekse sahip bölgelerde orantısız bir şekilde yoğunlaştığı kaydedilen araştırmada, karbondioksit emisyonu ve 2,5 mikron partikül maddenin neden olduğu hava kirliliğindeki her 1 birimlik artışta ölüm oranının 100 binde 0,15 yükseldiği belirlendi. Çalışmayı yapan bilim insanları, gelecekte yüksek sıcaklıklara bağlı inme vakalarının artacağı uyarısında bulundu. "35 derecenin üzerini risk kabul ediyoruz" Yüksek sıcaklıklar ve felç yükü arasındaki bağlantıya ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Abdullah Özkardeş, Uzak Doğu, Afrika ve Güney Amerika başta olmak üzere az gelişmiş bölgelerde sıcaklığa bağlı inme vakalarının daha sık görüldüğünü kaydetti. Sıcaklık artışıyla birlikte insan vücudunda bazı değişimler olduğunu belirten Özkardeş, "Herkesin sıcaklığa karşı farklı bir direnci var, biz 35 derecenin üzerindeki hava sıcaklığını risk kabul ediyoruz. Vücutta aşırı sıvı ve mineral kaybı oluyor, eğer bu yeterince yerine konulamazsa kanın konsantrasyonu, pıhtılaşma eğilimi artıyor ve böylece inmelerde bir artış oluyor. Bu tamamen sıvı azalmasına bağlı kanın kıvamının artmasıyla ilgili bir şey. Hissedilen sıcaklık farkının etkisi de burada söz konusu. Aşırı bunaltıcı, terleten, bitkin düşüren çok nemli ortamda inme riski daha fazla." dedi. Sıcaklık artışı kadar olmasa da soğuk havaları da bir risk faktörü olarak nitelendiren Özkardeş, düşük sıcaklıkta sempatik sinirlerin uyarıldığını, bunların da kalp üzerinde baskı oluşturarak ritim bozukları meydana getirdiğini ve pıhtı atarak inmeye neden olabildiğini anlattı. İnme vakaları açısından risk grubunda olan 65 yaş üstündekiler, hamileler ve 16 yaşından küçüklerin, sağlıklarını korumak için özel önlemler almaları gerektiğini vurgulayan Özkardeş, bu önlemleri şöyle sıraladı: "Su çok önemli. Sıcak havalarda sıvı kaybı aşırı olduğu için bunu yerine koymak gerekiyor. Kan konsantrasyonunun yoğunluğunu tekrar normal hale getirmek için bol sıvı almak gerekiyor. Aşırı sıcağa maruz kalmamak, en azından yaşanılan, çalışılan yerlerin sıcaklık olarak makul olmasını sağlamak çok önemli. Maden suları mineral içeriklerinden dolayı tüketilebilir ama önceliği suya vererek günde en az 2 litre su tüketmek gerekiyor." İklim değişikliğinin neden olduğu diğer hastalıklar Özkardeş, iklim değişikliğinin ölümle sonuçlanmayan hastalıkları da tetiklediğine dikkati çekerek, özellikle yüz felci vakalarının görülme sıklığının arttığını, sıcaklıkların artmasıyla ilişkilendirilen diğer hastalığın da Multipl Skleroz (MS) olduğunu söyledi. MS'nin, sinir iletimlerinde problemlere yol açan ve beyinle omurilikteki sinirlerin erimesine neden olan bir hastalık olduğunu, bu hastaların aşırı sıcaklara maruz kalmalarının semptomları artırabileceğini dile getiren Özkardeş, bu kişilere güneş altında uzun süre kalmaktan kaçınmaları, serin ortamlarda bulunmaları, ılık duş almaları ve sıvı tüketimine özen göstermeleri tavsiyesinde bulundu. İklim değişikliğinin neden olduğu aşırı hava olaylarının migren krizlerini tetikleme potansiyelinden de bahseden Özkardeş, "Özellikle aşırı sıcaklıklara, güçlü esintilere veya sıcaklıkta ani düşüşlere maruz kalmak migren ataklarının sıklığını artırabilir. Bu nedenle, migren hastalarının da hava koşullarına dikkat etmeleri gerekmektedir." diye konuştu. Özkardeş, sözlerini, "Tüm sağlık riskleri göz önünde bulundurularak, iklim değişikliğinin sağlık politikalarında ve bireysel sağlık pratiğinde daha fazla dikkate alınması gerekiyor. Hastaların bilinçlendirilmesi ve uygun önlemlerin alınması, iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini minimize etmede önemli bir adım olacaktır." diyerek tamamladı.

Açlıktan Ölenlerin Sayısı 40 Oldu Haber

Açlıktan Ölenlerin Sayısı 40 Oldu

İsrail’in 7 Ekim 2023’ten beri şiddetli saldırılar düzenlediği, sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle ciddi gıda, su, ilaç ve yakıt kıtlığı altında son derece zor şartların yaşandığı Gazze’de, açlıktan hayatını kaybedenlerin sayısı 40'a çıktı. Filistin resmi ajansı WAFA’nın haberine göre Gazzeli bir çocuk, kıtlık ve susuzluğa bağlı nedenlerle Deyr el-Belah kentindeki Mescid-i Aksa Şehitleri Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Hastane kaynakları, bu vakayla birlikte Gazze Şeridi'nde yetersiz beslenme kurbanlarının sayısının 40'a çıktığını bildirdi. Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesinde yer alan Kemal Advan Hastanesi'ndeki kaynaklar da Gazze Şeridi'nde 200'den fazla çocukta yetersiz beslenme belirtileri kaydedildiğini, Gazze Şeridi’nin kuzeyinde insani felaketin kapıda olduğunu ifade etti. Yaklaşık 700 bin kişilik nüfusuyla Gazze’nin kuzeyi, İsrail'in sınır geçişlerini kapatmaya devam etmesi ve yardım tırlarının kuzeye girememesi nedeniyle ciddi bir gıda krizi yaşıyor. İsrail ordusunun 7 Mayıs’ta Refah Sınır Kapısı'nın Filistin tarafını işgal etmesi, Gazze’ye yardım akışının durmasına, yaralı ve hastaların tedavi için yurt dışına çıkamamasına neden oldu ve Gazze Şeridi'nin kuzeyi başta olmak üzere bölgedeki insani felaketi daha da kötüleştirdi. Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 37 bin 266 kişi öldü, 85 bin 102 kişi yaralandı. Açıklamada ayrıca hâlâ enkaz altında ve yol kenarlarında cesetlerin bulunduğu ancak sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı yinelendi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.