Uygulamalarımız appstore googleplay

#Yaşam

gazeteci63.com - Yaşam haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yaşam haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Telkari Sanatını Yaşatmaya Çalışıyor Haber

Telkari Sanatını Yaşatmaya Çalışıyor

Şanlıurfa'da Kültür ve Turizm Bakanlığı geleneksel el sanatları sanatçısı 51 yaşındaki Eyüp Sabri Tatlı, 45 yıl önce başladığı telkari sanatını geleceğe aktarmak istiyor. İnce gümüş tellerin birleştirilerek işlenmesiyle yapılan telkari sanatının yok olmaması için çalışan Tatlı, Balıklıgöl Yerleşkesi'ndeki Şanlıurfa Valiliği Rızvaniye El Sanatları Külliyesi'nde kendisine tahsis edilen atölyede sanatını sürdürüyor. Mesleğe ilk adımını attığı 6 yaşından bu yana telkariden kopamayan Tatlı'nın yaptığı ürünler, Türkiye'nin farklı yerlerinden müşteri buluyor. Eyüp Sabri Tatlı, AA muhabirine, küçük yaşlarda başladığı telkari sanatını yaşatmaya çalıştığını söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı geleneksel el sanatları sanatçısı olduğunu belirten Tatlı, "Telkari sanatı benim işim, aşkım, sevdam. Eskiden sanat sahibi olmak isteyen insanlar dükkanlarda sıraya girerlerdi. Şu anda gençler sanat öğrenmek istemiyor. 'Nasıl basit para kazanabiliriz' diye emek vermeden kazanmanın peşindeler. Çevrede 'yaşayan usta' diyorlar, inşallah daha da yaşayacağım. Gücümün yettiği kadar bu telkari sanatını yaşatmaya çalışıyorum." şeklinde konuştu. Teknolojiye direniyor Modelleri kendilerinin çıkardığını vurgulayan Tatlı, şunları kaydetti: "Şimdi bunların makinesi çıkmış. Biz onlarla yarışamıyoruz ama şu anda ne kadar döküm ürün yapılıyorsa yapılsın onların yapılan örnekleri bizim gibi ustaların elinden çıkar. Bunlardan alınan örnekleri giderler kalıba dökerler. Bu modeli biz çıkarıyoruz, sonrasında gidip bunun dökümünü yapıyorlar ama buna hayat, emek veren biziz. Temennimiz inşallah eskiyi yaşatmak. Teknolojiye gücümüz yetmiyor çünkü her şeyin başı teknoloji olmuş." Yaklaşık 2 yıl önce beyin kanaması ve kısmi felç geçirdiğini dile getiren Tatlı, şöyle devam etti: "Çalışmasam aç kalmam çok şükür. Emekli bir insanım elhamdülillah ama daha yapacağım çok işim çok var. Yani bu sanata çok emek vermemiz lazım. Ben fizik tedaviye gittim. Fizik tedaviden sonra eski sağlığıma kavuştum. Bu sanat unutulmuş, kaybolmuş, unutulmaya yüz tutmuş bir sanat. Kültür ve Turizm Bakanlığı onun üzerine çok duruyor. Bu sanat Osmanlı sanatıdır. Bizler bugün varız, yarın yokuz. Eğer biz gittikten sonra bu sanat yaşamıyorsa bu sanatın bir anlamı kalmaz. Türkiye'nin her yerinden gelen var. 10 yıl önceki müşterilerim var. Şanlıurfa'ya geldiklerinde yanımıza gelirler." Tatlı, Harran Üniversitesi ve Büyükşehir Belediyesinde bu sanatı gençlere öğretmek için eğitim ve kurs verdiğini sözlerine ekledi.

Mesleğini 57 Yıldır Sürdürüyor Haber

Mesleğini 57 Yıldır Sürdürüyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Yaşayan İnsan Hazineleri Ödülü'ne layık görülen Şanlıurfalı ahşap ustası Osman Nergiz, mesleğini son nefesine kadar sürdürmeyi hedefliyor. Şanlıurfalı 70 yaşındaki Osman usta, Osmanlı döneminin gözde sanatlarından olan ve artık unutulmaya yüz tutmuş meslekler arasında gösterilen ahşap oymacılığı sanatını dedesinden ve babasından gördüğü usullerle yapmaya çalışıyor. 4 çocuğuna da ahşap oyma sanatını öğreten Osman ustanın hünerli ellerinde tarihi Balıklıgöl Yerleşkesi'nde 30 yıldır dönenen su değirmeninden Makedonya'daki Muratpaşa Camisi'nin kapısına kadar birçok eser hayat buldu. Türkiye'de ahşap oyma sanatının son temsilcilerinden olan Osman usta, önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Yaşayan İnsan Hazineleri Ödülü'nü aldı. "Çocukları da ahşapla uğraşıyor" Duygularını AA muhabiriyle paylaşan Osman Nergiz, başta Şanlıurfa olmak üzere Türkiye'nin birçok kentinde ve bazı ülkelerde mesleğini 57 yıldır icra ettiğini söyledi. Halk eğitimi ve sanat okullarında verdiği kurslarla birçok öğrenci yetiştirdiğini belirten Nergiz, "70 yaşında halen ahşapla uğraşan bir kişiyim. Sayısız insanlar yetiştirdik. Çocuklarıma ve herkese elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım. Şehrimde sayısız eserlere imza Allah'a bin şükür olsun. Yurt dışında Makedonya'da 3 yıl eğitim verdim, orada Muratpaşa Camisi'ne kapı yaptık, Köse Kadı Camisi'ne vaaz kürsüsü yaptık. Yani bayağı dünya ve Türkiye'de birçok yere emekler verdim, bugüne getirdik. Dört oğlum bir kızım var, hepsi üniversite okudu ama hepsi ahşapla uğraşıyor." diye konuştu. "Atölyeye gelip bu önlüğü giydiğim zaman rahatlıyorum" Hayatının en anlamlı ödülünü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden aldığını vurgulayan Nergiz, şunları kaydetti: "Çok güzel bir şey, bu yaşa geldikten sonra bunu hak ettiğimi zannediyorum. Benim, memleketim ve ülkem için yakın dostlarım, akrabalarım için birer şeref ve gurur kaynağı olmuş oluyoruz. Benim için çok önemli. Böyle güzel ödüllere her zaman ulaşalım inşallah. Önemli olan sağken benim kıymetimin bilinmesidir. Ben elimden gelenin inanıyorum ki fazlasını yaptım. Topluma, insanlığa güzel bir şeyler aktarmaya çalıştık. Allah'ın izniyle kesinlikle ve kesinlikle evde oturmam. Oturmayı da düşünmüyorum. Hiçbir gün, pazar günü bile evde oturduğum zaman sıkılıyorum. Atölyeye gelip bu önlüğümü giydiğim zaman rahatlıyorum. Onun için mezara kadar ömrüm yettiğince burada olacağım." dedi. 

66 Milyon Kişi Kullanıyor Haber

66 Milyon Kişi Kullanıyor

Her geçen gün içeriği ve kalitesi gelişen e-Devlet Kapısı'nda kullanıcı sayısı, yıl sonu hedefi olan 66 milyonu 1 Ağustos itibarıyla geride bıraktı. AA muhabirinin, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisinden aldığı bilgiye göre, e-Devlet Kapısı, vatandaşların işlemlerini hızlı ve güvenli yapabildikleri "Türkiye'nin dijital yüzü" olarak hizmet veriyor. Özellikle Kovid-19 salgını nedeniyle dijital hizmetlere olan ihtiyacın net olarak anlaşılmasının ardından vatandaşların ve iş dünyasının ihtiyaç duyduğu hizmetlerin dijitalleştirilmesi sayesinde e-Devlet Kapısı'nın kullanımı katlanarak arttı. e-Devlet Kapısı hizmete girdiği tarihten itibaren vatandaşların işlerini kolaylaştırırken zamandan da tasarruf etmelerini sağladı. 1056 kuruma ait 8 bin 309 hizmet sunuluyor Türkiye'de 2008'den itibaren gelişimine aralıksız devam eden e-Devlet Kapısı'nda 1 Ağustos itibarıyla 1056 kuruma ait 8 bin 309 dijital hizmet sunuluyor. Kullanıcı sayısı 1 Ağustos itibarıyla 66 milyon 2 bin 381'e ulaşan e-Devlet Kapısı'nda, yıl sonu hedefi olan 66 milyon kullanıcı sayısı aşılmış oldu. Toplam giriş sayısı yılın başından bugüne kadar 2 milyar 470 milyon 173 bin 340 olan e-Devlet Kapısı'nda, Togg üzerinden 327 bin 141 kez giriş yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, yüksek kullanıcı memnuniyeti ve kullanıcı odaklılığıyla Avrupa'nın en iyilerinden olan e-Devlet Kapısı'nı vatandaşların geri bildirimleriyle geliştirmeye devam ediyor. Her yıl yapılan e-Devlet Kapısı Memnuniyet Anketi 2024 yılında da "turkiye.gov.tr" adresi üzerinden 1 milyon kullanıcının katılımıyla tamamlanırken memnuniyet oranı yüzde 94,8 olarak kaydedildi. Bu yılın başından itibaren en çok kullanılan 3 hizmete ve kullanım sayılarına bakıldığında, Sosyal Güvenlik Kurumu-SGK Tescil ve Hizmet Dökümü/İşyeri Unvan Listesi 467 milyon 997 bin 494, Çalışma Hayatım Bütünleşik Hizmeti 207 milyon 264 bin 374, Gelir İdaresi Başkanlığı- Vergi Borcu Sorgulama ve Ödeme 184 milyon 558 bin 684 kez kullanıldı.

70 Yıldır Ayakkabı Tamir Ediyor Haber

70 Yıldır Ayakkabı Tamir Ediyor

Şanlıurfalı 93 yaşındaki Kore gazisi Mustafa Nadir Göksel, 70 yıldır yaptığı ayakkabı tamirciliğini ilerleyen yaşına rağmen özveriyle sürdürüyor. Birecik ilçesindeki dükkânını her gün erken saatlerde açan ve ilçe halkı tarafından "Gazi Nadir usta" olarak bilinen Göksel, 1954'ten beri tamir isteyen ayakkabıları usta dokunuşlarla yeniden kullanılır hale getiriyor. İlçedeki iki ayakkabı ustasından biri olan Göksel, gözlerindeki rahatsızlık nedeniyle yapamayacağı bazı işleri ise diğer meslektaşına yönlendiriyor. Gazi Göksel, yaptığı açıklamada, 20 yaşındayken ayakkabıcılığa başladığını söyledi. Mesleğe başladıktan kısa süre sonra askere gittiğini anlatan Göksel, bir yıl savaş dolayısıyla Kore'de görev yaptığını dile getirdi. Kore'den döndükten sonra mesleğine devam ettiğini aktaran Göksel, ayakkabı tamirine eski ilginin kalmamasına rağmen mesleğini ilk günkü aşkla yaptığını ifade etti. Göksel, "Dükkâna geliyorum, ayakkabı boyuyorum, astar vesaire takıyorum. Fazla çalışamıyorum, artık yaşlandım. Çocuklarımı evlendirdim. Şimdi de dükkâna gidip geliyorum. Kızlarıma, çocuklarıma, torunlarıma bakıyorum. Kahveye hiç gitmem, hiç sevmem." dedi. Halen bir şekilde iş yapıyor olmasının önemli olduğunu belirten Göksel, kazancıyla 6 çocuğu ve 8 torununa harçlık verdiğini kaydetti. Yaklaşık 20 metrekarelik dükkânını zaman geçirecek, eğlenilecek bir yer olarak gördüğünü ifade eden Göksel, "Dükkâna gelmemin sebebi de ortalıkta gezmemek. Gelip oturuyorum, zaman geçiriyorum, iki arkadaşım gelse birer çay içiyoruz. Ayakkabıda dikebileceğim şeyi dikiyorum, dikemeyeceğimi boyuyorum. Bundan başka bir işim yok. Bekliyorum ki müşteri gelsin." diye konuştu. Şehit Gazi Birlik Sendikası İlçe Başkanı Abdullah Uçar da "Gazi Nadir usta" ile yakından ilgilendiklerini söyledi. İlçe halkı ve esnafı arasında Nadir ustanın yerinin ayrı olduğunu vurgulayan Uçar, şöyle devam etti: "Kahraman gazimiz bizim takibimizde. Zaman zaman kendisini ziyaret ediyoruz. Bir sıkıntısı olduğu zaman elimizden geldiği kadar ilçe kaymakamı olsun, mülki amirler olsun herkes destek veriyor. Nadir amca da hayatını bu şekilde sürdürüyor. İlçemizin en eski ayakkabıcılarından, yıllardan beri bu işi yapıyor. İşinin ehli, dürüst birisidir. Şu an artık gözleri fazla görmüyor. Bir meşguliyet gibi buraya gelip gidiyor, gününü burada geçiriyor."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.